Ülseratif Kolit

Bu Alanı Sizin İçin Ayırdık !

SoruCevap

Yeni Üye
Çözümler
1
Tepkime
16
İtibar
0
Yaş
36
Coin
256,928
İnflamatuar bağırsak hastalıklarının ilki ve sık görülenidir. Ülseratif Kolit (ÜK) sıklığı 100 binde 6-10 civarında olup; görülme sıklığı akrabalar arasında daha yüksektir. Bu durum genetik yatkınlık lehine yorumlanmakla beraber etiyoloji konusunda kesin bir konsessus yoktur. Ülseratif kolit sebebi tam olarak bilinmeyen, kolonun müzmin, tekrarlayan, yangısı (ülserler, kızarıklık ve frajilite mevcuttur)şeklinde kendini gosteren, hastalık başladıktan sonra seyri esnasında hastanın emosyonel durumunun önemli olduğu, sadece kolon tutulumu şeklinde görülen bir hastalıktır. ÜK de kolonun mukoza ve submukoza tabakaları tutulur. Vakaların hemen hemen tamamında kolon distali (Rektum)tutulmuş olup, inflamasyon buradan proksimale doğru yayılım gosterir. Terminal ileum (ince bağırsak) tipik olarak tutulmaz. Hastalığın seyri ve yaygınlığı bireysel farklılık gosterdiği icin, bireysel tedavi yaklaşımları gereklidir. Ulseratif kolit tanısı konulduktan sonra(KOLONOSKOPLA), hastalığın yaygınlığı saptanmalıdır. Ozellikle hastalığın topikal tedavinin ulaşabildiği inen kolon ve daha altındaki seviyede olması veya topikal tedavinin ulaşmadığı inen kolonun proksimalinde olması tedavi planlanmasından önce cevaplandırılması gereken en önemli sorulardır. Ulseratif kolit üç tip tutulum şekli (distal kolon tutulumu, sol kolon tipi, tüm kolon tutulumu), dort tip aktivite(remisyon, hafif, orta ve şiddetli aktivite) ve dört farklı hastalık seyri (ilk ataktan sonra belirtisiz seyreden, zamanla giderek aktivitesi şiddetlenen, kronik surekli semptomlu ve kronik tekrarlayan semptomları olan) gosterebilir. Bundan dolayı ulseratif kolit tedavi önerileri hastaya ve kolon tutulum şekline göre belirlenmelidir. Bunlara ilaveten kolon dışı bulgular, hastanın yaşı, beraberinde olan diğer hastalıklar, daha once gecirilmiş ameliyatlar, ilaclara karşı intolerans, yaşam tarzı ve kişisel tedavi tercihleri gibi ilave onemli faktorler de goz onunde bulundurulduğunda binlerce muhtemel tedavi rejimleri ortaya cıkabilir. Ulseratif kolitte ilaç tedavinin amacı kısa sürede remisyonu sağlamak, yaşam kalitesini iyileştirmek, uzun sureli steroid kullanım ihtiyacını azaltmak, hastalığın ve tedavide kullanılan ilacların komplikasyonlarını onlemektir . Tedavide basitten komplekse doğru giderek artan tedavi yaklaşımı benimsenmiştir. Tedavide kullanılan ilaclardan 5-aminosalisilik asit (5-ASA) temel tedavi ajanı olarak kabul edilirken, steroidler ve immunomodulatorler tedaviyi yoğunlaştırıcı olarak veinfliksimab, kalsinorin inhibitorleri [siklosporin A (CsA) ve takrolimus] veya cerrahi, kurtarıcı tedavi olarak kabul edilir. Ülseratif kolit hastalarında 7-10 yıldan itibaren kolon kanseri riski artmakta olup, hastalık süresi uzadıkça riskte artmaktadır. Bu sebepten dolayı ülseratif kolit hastaları özellikle ilerleyen yıllarda tekrarlayan Kolonoskopik incelemelerle takip edilmelidir.

ÜLSERATİF KOLİTİN BELİRTİLERİ VE ŞİDDETİNİN BELİRLENMESİ

Yeni başlayan ulseratif kolit veya tekrarlayan alevlenme atakları genellikle karın ağrısı, kanlı ve/veya mukuslu ishal şeklinde kendini gosterir. Şiddetli vakalarda kilo kaybı, taşikardi, ateş, anemi ve karında distansiyon semptomları gorulur. İlaçla tedaviye başlamadan once enfeksiyoz (Clostridium difficile, cytomegalovirus), toksik (antibiyotik, NSAİ ilaclar), mesenterik iskemi ve maliğnite gibi diğer sebepleri dışlanmalıdır. Tedavinin secimi hastalık aktivitesinin derecesine, yaygınlığına (proktitis, sol kolon tipi veya pankolonik), hastalığın seyrine, nukslerin sıklığına, kolon dışı bulgulara, daha once alınan ilaclara, ilacların yan etkisine ve hastanın tercihine gore yapılır. Hastalık aktivitesinin şiddeti Montreal sınıflamasına gore yapılabilir. Bu sınıflamaya gore

-Remisyon: gunde uc veya ucden daha az sayıda defekasyon;

-Hafif şiddette: gunde en fazla dort kez kanlı veya kansız defekasyon olması. Bu grupta nabız, ateş, hemoglobin duzeyi ve sedimentasyon normaldir.

-Orta şiddette: gunde 4 ile 6 arasında kanlı defekasyon mevcut olup, sistemik semptom yoktur.

-Şiddetli: gunde 6’dan fazla kanlı defekasyon mevcut olup, genellikle sistemik semptomlar (ateş 37.5 0C’den fazla, nabız 90/dakikadan fazla), anemi (hemoglobin duzeyi 10.5 g/dL’den duşuk) ve artmış sedimentasyon (>30 mm/saat) hızıyla beraberdir.

TANI

Kanlı- mukuslu defakasyon, ishal, karın ağrısı en önemli klinik belirtiler olup; Kolonoskopi ve kolonoskopik biyopsi ile kesin tanı konmaktadır.

TEDAVİ

Kolon da lokalizasyon ve aktivasyon derecesine göre farklılık göstermektedir.

-DİSTAL KOLİTTE (PROKTİT) TEDAVİ

Rektuma sınırlı olan hafif ve orta şiddetli vakalar başlangıcta sadece topikal preparatlarla tedavi edilmelidir. Fitil şeklindeki 5-ASA preparatları (meselamin 1 g/gun) ilk tedavi seceneği olup vakaların %31-80’inde remisyon sağlar (3). Topikal olarak 1 g/gunden daha fazla meselamine verilmesi cevap oranını arttırmaz. Lavman şeklindeki 5-ASA alternatif olmakla beraber, fitil şeklinde verilen ilac daha duşuk hacimli olduğundan hem hasta tarafından daha iyi tolere edilir ve hem de daha etkilidir.

Topikal steroidler (budesonide 2-8 mg/gun ve hidrokortizon 100 mg/gun) topikal meselaminden daha az etkilidir. Topikal tedavi ile fayda sağlanmadığı durumda topikal meselamin ve/veya topikal steroidle beraber oral meselamin (2-6 g/gun) kombinasyonları ikinci basamak tedavi olarak onerilir. Semptomlar 2-4 haftada kaybolmadığında, hastanın tedaviye uyumu gozden gecirilmelidir. Semptomların sebat ettiği vakalarda ayrıca ulseratif kolitle beraber olabilecek enfeksiyoz kolit ve spastik kolon varlığı tekrar gozden gecirilmelidir. Bu tedavilere rağmen sebat eden proktit varlığında, hasta daha yaygın ve şiddetli kolit gibi tedavi edilmelidir.

-SOL KOLON TİPİNDE TEDAVİ

Hafif ve orta şiddetteki sol kolon tipi ulseratif kolit başlangıcta topikal aminosalisilat ve oral meselamin (>2 g/gun) ile tedavi edilmelidir (1). Daha yuksek dozdaki oral meselamin tedavisiyle (2.4 g/gun vs 4.8 g/gun) daha hızlı klinik duzelme sağlandığı ve rektal kanamanın daha hızlı kesildiği (16 gun vs 9 gun, p
 

Yorum yapmak için hesap oluşturun veya giriş yapın

Yorum yapabilmek için üye olmanız gerekmektedir

Hesap Oluştur

Topluluğumuzda bir hesap oluşturun. Bu kolay!

Giriş Yap

Zaten hesabınız var mı? Giriş yapın.

Benzer konular

  • Soru
Ulseratif Kolit Nedenleri Tedavisi İltihaplı bağırsak hastalığı denen diğer hastalık da ülseratif kolittir. Bu hastalığın nedenleri bilinmiyor. Ülserleşmiş kolit sadece kolonda görülür. Bu yönden bağırsağın herhangi bir bölümünde olabilen Crohn hastalığından farklıdır. Ufak yaraların ve...
Cevaplar
0
Görüntüleme
4
  • Soru
Kolit Nedir? Kolit kalın bağırsağı etkileyen bir hastalıktır. Kalın bağırsakta iltihaplanma yaparak tahriş ve şişmeye neden olur ve ülser gibi yaralara yol açar. Sürekli kontrol altında tutulması gereken kolityaşam kalitesini oldukça etkilemektedir. Kolit belirtileri nelerdir? Kilo kaybı ve...
Cevaplar
0
Görüntüleme
4
  • Soru
Ülseratif kolit barsakların münhasıran de kalın barsakların (kolon) tutulduğu, karakteristik olarak ülserlerle yada açık yaralarla seyreden enflamatuar bir hastalıktır. Hastalık belirtilerinin şiddetlendiği alevlenme periyotları ile belirtilerinin azaldığı remisyon devirlerinden oluşur. Illetin...
Cevaplar
0
Görüntüleme
5
  • Soru
Makattan Kan gelmesi ( Rektal Kanama ) Defekasyon esnasında veya bunun dışındaki zamanlarda anüsten yalnızca taze, parlak kan, gaita ile birlikte karışık olarak kan gelmesi veya kan pıhtıları gelmesine tıbbi dilde hematokezia veya rektal kanama denir. Kanamanın şiddeti, yani gelen kan miktarı...
Cevaplar
0
Görüntüleme
3
  • Soru
Ülseratif kolit, kalın barsağın içini örten tabakanın iltihaplanmasıdır. İltihap ile birlikte ülserde gelişebilir. Bu yüzden ülserle ilişkili anlamına gelen ülseratif kolit adını almıştır. Bu hastalık ilk dönemlerde yalnızca mukozayı tutarken önlem alınmaması durumunda kas tabakası da...
Cevaplar
0
Görüntüleme
2
Üst Alt