Peygamber Efendimizin Çocuklara Merhameti

  • Konbuyu başlatan Konbuyu başlatan nilova
  • Başlangıç tarihi Başlangıç tarihi
Konuyu Yükselt

nilova

Yeni Üye
Peygamber Efendimizin Çocuklara Merhameti
Peygamber Efendimiz çocuklara ilgisiz kalmamış, onlar ağladığında susturmaya çalışmış, onlarla oyunlar oynamış, bazen devesine bindirmiş, bazen omzuna almış, içlerinde mahzun ve yetimleri sevindirmiş, onların başını okşamış, rastladıklarında onlara selam vermiş, hal ve hatırlarını sormuş, onlarla şakalaşmış, onlara isim takmış, hastalandıklarında ziyaretlerine gitmiş ve onlara en güzel numune ve şefkatli bir baba olmuştur
Rasulullâh'ın çocuklarla münasebetlerinin temelinde, belki de onların geleceğin mimarı oluşlarının mühim bir rolü vardır Bu yakınlık ve bir hayat boyu birlikte taşınacak hatıralar onların gönül dünyalarına aksetmiş güzeller güzeli bir insanı canlandıracaktır
Bu konuyla ilgili hadis mecmualarında pek çok misal vardır Biz burada onun bu müşfik dünyasından birkaç misalle iktifa etmek istiyoruz:
Çocukluğundan itibaren Peygamber Efendimizin yanında 10 yıl kalan Enes -radıyallahu anh-, Sallallahu aleyhi ve sellem Efendimizi şöyle tarif eder:
"-Ailesine karşı Hazret-i Peygamber'den daha müşfik olan hiç kimseyi görmedim Oğlu İbrahim'in, Medine'nin biraz kenarında oturan süt annesi vardı Süt annenin kocası demirciydi Bizimle birlikte oraya gider, demircinin dumanıyla dolmuş eve girer, çocuğunu kucaklar, öper, koklar, bir müddet yanında kaldıktan sonra tekrar Medine'ye dönerdi" (Buhari, Müslim)
Hazret-i Peygamber, herkesi çocukları öpmeye teşvik eder: "Çocuklarınızı çok öpün Zira her öpücük için Cennet'te size bir derece verilir Melekler öpücüklerinizi sayarlar ve sizin için yazarlar" buyurmuşlardır (Müsned-i Zeyd b Ali)
Torunları Hazret-i Hasan ve Hüseyin'i kucağına almış öperken, Akra b Habis bunu yadırgamış ve "Benim on çocuğum var, hiçbirini öpmedim" demiştir Bunun üzerine iki cihan güneşi Efendimiz:
"-Şefkatli olmayana merhamet edilmez" (Buhari, Tirmizi, Ebu Davud) Başka bir rivayette de "Allah kalplerinizden merhameti çıkardı ise ben ne yapabilirim?" (İbn-i Mace) buyurmuşlardır
Enes -radıyallahu anh- anlatıyor: Hazret-i Peygambere hizmet eden bir Yahudi çocuğu hastalanmıştı Rasulullah ona geçmiş olsun ziyaretine gitti Başucuna oturup, "Müslüman ol!" dedi Çocuk babasına bakınca, babası "Ebu'l-Kasım'a itaat et" dedi Bunun üzerine çocuk Müslüman oldu" (Ebu Davud)
Bir rivayete göre Hazret-i Ömer, Hasan ve Hüseyin'i Hazret-i Peygamberin iki omzu üstünde görür ve "Altınızdaki at ne kıymetli attır!" der Allah Rasulü -sallallahu aleyhi ve sellem- de "Onlar da ne değerli atlıdır!" buyururlar (K Ummal, Tirmizi)
Hazret-i Enes, Peygamberimize hazerde ve seferde on yıl hizmet ettiğini, işlerinin her defasında Rasulullah'ın istediği şekilde olmamasına rağmen kendisine bir defacık olsun ne vurduğunu, ne sebbettiğini, ne azarladığını, ne surat astığını, ne ayıpladığını, hatta bir kere olsun "of be" demediğini, yaptıkları arasında hoşuna gitmeyen bir şey için "ne fena yaptın" demediğini, veya yapılan bir şey için "bunu niye böyle yaptın", yapılmayan bir şey için "bunu niye yapmadın" diye hesaba çekmediğini, yanlışlıkla hanımlarından birisi "keşke şöyle yapsaydın" diye müdahale edecek olsa, "Bırakın bu çocuğu, o Allah'ın murad ettiğinden başka bir şey yapmamıştır" buyurduklarını anlatmaktadır (Peygamberimizin Sünnetinde Terbiye, Prof Dr İbrahim Canan, 163)
Çocuğun yaramazlıklarına da tahammül edilmesini öğütleyen Peygamber Efendimiz:
"Çocuğun küçüklüğündeki yaramazlığı, büyüdüğü zaman aklının çok olacağının alametidir" buyurmuşlardır (Feyzu'l-Kadir)
Ümmü'l-Fadl şunu anlatır: "Ben, Hazret-i Ali'nin oğlu Hüseyin'i emzirirken Rasulullah yanıma girdi, çocuğu istedi, verdim Çocuk hemen üzerine akıttı Almak için elimi uzatınca: "Çocuğumun işemesini kesme!" buyurdular ve sonra kendi üzerine su çiselediler (Müstedrek)
Daha pek çoklarını sıralayabileceğimiz bu misaller Allah Rasulünün çocuklara bakışını yansıtmaya yeterlidir Peygamber Efendimiz bize her hususta olduğu gibi, çocuk terbiyesinde de başlı başına bir örnektir Onun hayatı, öğrenildiği, taklid edip yaşanıldığı ölçüde bize, çevremize ve neslimize binbir türlü fayda sağlayacaktır
Şükürler olsun, bizi böyle bir Nebi'nin ümmeti kılan Rabbimize!
 
Geri
Üst