Nöralterapi, 1920'li yıllarda Huneke soyadını taşıyan iki Alman tabibin keşfettiği, ağrı ve hastalıkların tedavisi için dokulara, hudut bölgelerine, tetik noktalara, yara skarlarına ( izlerine), ve çeşitli akupunktur noktalarına sulandırılmış lokal anestezik hususların zerk edilmesi yoluyla uygulanan bir tedavi tekniğidir.
Sağlıklı bir kişinin bedeni otomatik olarak gerçek çalışır. Beden iç ve dış değişikliklere karşı en kısa vakitte ve en az güç kullanarak bu tertibi müdafaaya çalışır biz buna regülasyon kapasitesi diyoruz. Beden regülasyonu vejetatif hudut sistemi denilen parasempatik ve sempatik sonlarla otomatik olarak sağlanır. Parasempatik ve sempatik sistem çoğunlukla birbirine zıt olarak çalışır. Regülasyonun sürdürülmesinde gösterilen daima gayret, tüm organ, kas, hudut, bağ dokusu ve deri şebekelerinin olumsuz ihtarlardan uzak kalmasını sağlar. Regülasyon kapasitesi iç ve dıştan gelen ihtarlarla başa çıkamadığı ve kapasitenin aşıldığı durumlarda ( stress, bedensel ve ruhsal travmalar, beslenme bozuklukları, ilaçlar, aşılar üzere..) hastalık belirtileri ortaya çıkmaya başlar.
Aslında hastalıklar ortaya çıkmadan evvel, beden alarm vermeye başlar. Çoklukla bu durumlar, çağdaş tıbbın açıklayamadığı ve ruhsal olarak bedellendirilen şikayetlerdir. Bu şikayetlerin en yaygın olanları; çoklukla sebebi bulunamayan ağrı, uyuşukluk, kulak çınlaması, başdönmesi, alerji, terleme bozuklukları, barsak şikayetleri, uyku bozuklukları, daima yorgunluk hali ve güç kaybı, cinsel fonksiyon bozuklukları, bağışıklık sistemi bozuklukları (sık hastalanmak üzere..) ciltte renk değişiklikleridir.
Olağanda sağlıklı bir vücut bu disfonksiyonları ortadan kaldırmaya çalışır, fakat faydadan çok ziyana maruz kalan vücudun kendini güzelleştirme kapasitesi yetersiz kalırsa, birinci olarak üstte saydığımız disfonksiyonlar oluşmaya başlar ve akabinde da Diyabet, yüksek tansiyon, troid hastalıkları, romatizmal ve bağ doku hastalıkları üzere kronik hastalıklar gelişmeye başlar.
İşte nöralterapi, bedenin kendi kendine yapması gereken ancak çok yüklenmeden ötürü yapamadığı düzgünleştirme tesirini açığa çıkararak, bu sıkıntıların ortadan kalkmasını sağlayarak, kronik hastalıkların ortaya çıkmasını maniler.
Bozucu Alan Nedir?
Bozucu alanlar, hastalık ortaya çıkarmadan evvel insanlarda verimliliğin azalması, genel kırgınlık, kronik yorgunluk, İmmün sisteminin bozulması ( Bağışıklık sisteminin ), alerji, barsak meseleleri, sebebi muhakkak olmayan ağrılar üzere meselelerin ortaya çıkmasına sebep olan, bedenin bütünlüğünü bozan teşebbüsler ya da fizikî ve ruhsal travmalardır.
En sık görülen bozucu alanlar; geçirilmiş olan ameliyatlar, geçirilmiş trafik kazaları, kullanılmış ilaçlar,barsak florasındaki bozulmalar, yaptırdığımız diş tedavileri ya da gömülü diş, doğum, küretaj,özelliklede sezaryen ile yapılmış doğumlar, aşılar, beslenme bozukluğu, tattoo ( dövme), yanıklar ve bunlar üzere bedeni etkileyen tüm olaylar sayılabilir.
Nöralterapinin Yan Tesiri Var Mıdır?
Bedenin otoregülasyonunu düzenleyen bir tedavi olan nöralterapi, ilaç tedavisi değildir. Bu nedenle de hiçbir yan tesiri yoktur.
Nöralterapi Ne vakit, Ne ile ve Nasıl Yapılır?
Nöralterapi, çoklukla 7-10 gün orta ile uygulanır. Tedavi seansları her hastada farklıdır. Bunun sebebide geçirilen hastalığın şiddeti ve hastaların düzgünleşme kabiliyetlerinin farklı olmasındandır.Bu nedenle Nöralterapi 1. ila 5. seans ortasında tesir göstermeye başlar.
Nöral terapi, bedene yapılan iğne tedavileri ile karıştırılmamalıdır. Başka tedavilerde dokuya ilaç verilir. Nöral terapide ise iğneler çoğunlukla cilt içine, akupunktur bölgelerine ve omurilik segmentlerine yapılır ve ilaç özelliği olmayan sulandırılmış lokal anestetik husus kullanılır.
Nöralterapi,Hangi Hastalıkve DurumlardaUygulanır?
Migren başta olmak üzere tüm baş ağrıları, fibromiyalji, boyun, sırt ve bel ağrıları, Boyun ve bel fıtıkları; ,diz , kalça ve omuz ağrıları; hudut sıkışmaları, alt ekstremite dolanım bozukluğu, yüz felci, Trigeminal nevralji, baş dönmeleri, kulak çınlaması, nevralji, Huzursuz bacak sendromu, Gerilim ve korku bozukluğu, uyku bozukluğu, zona sekeli, kronik yorgunluk sendromu, cinsel fonksiyon bozuklukları, alerjiler, terleme bozuklukları, dismenore ( adet sancısı), ameliyat ve yanık izleri
Nöralterapi Kimlere Uygulanmaz ?
Gebe ve emziren anneler dahi herkese uygulanabilir. Yalnızca myastenia graves kas hastalarında ve malignite ( kanser) tedavisi alan hastalarda uygulanmaz. Kan sulandırıcı ilaç kullananlarda yalnızca birtakım uygulamalarda dikkatli olunmalıdır.
Sağlıklı bir kişinin bedeni otomatik olarak gerçek çalışır. Beden iç ve dış değişikliklere karşı en kısa vakitte ve en az güç kullanarak bu tertibi müdafaaya çalışır biz buna regülasyon kapasitesi diyoruz. Beden regülasyonu vejetatif hudut sistemi denilen parasempatik ve sempatik sonlarla otomatik olarak sağlanır. Parasempatik ve sempatik sistem çoğunlukla birbirine zıt olarak çalışır. Regülasyonun sürdürülmesinde gösterilen daima gayret, tüm organ, kas, hudut, bağ dokusu ve deri şebekelerinin olumsuz ihtarlardan uzak kalmasını sağlar. Regülasyon kapasitesi iç ve dıştan gelen ihtarlarla başa çıkamadığı ve kapasitenin aşıldığı durumlarda ( stress, bedensel ve ruhsal travmalar, beslenme bozuklukları, ilaçlar, aşılar üzere..) hastalık belirtileri ortaya çıkmaya başlar.
Aslında hastalıklar ortaya çıkmadan evvel, beden alarm vermeye başlar. Çoklukla bu durumlar, çağdaş tıbbın açıklayamadığı ve ruhsal olarak bedellendirilen şikayetlerdir. Bu şikayetlerin en yaygın olanları; çoklukla sebebi bulunamayan ağrı, uyuşukluk, kulak çınlaması, başdönmesi, alerji, terleme bozuklukları, barsak şikayetleri, uyku bozuklukları, daima yorgunluk hali ve güç kaybı, cinsel fonksiyon bozuklukları, bağışıklık sistemi bozuklukları (sık hastalanmak üzere..) ciltte renk değişiklikleridir.
Olağanda sağlıklı bir vücut bu disfonksiyonları ortadan kaldırmaya çalışır, fakat faydadan çok ziyana maruz kalan vücudun kendini güzelleştirme kapasitesi yetersiz kalırsa, birinci olarak üstte saydığımız disfonksiyonlar oluşmaya başlar ve akabinde da Diyabet, yüksek tansiyon, troid hastalıkları, romatizmal ve bağ doku hastalıkları üzere kronik hastalıklar gelişmeye başlar.
İşte nöralterapi, bedenin kendi kendine yapması gereken ancak çok yüklenmeden ötürü yapamadığı düzgünleştirme tesirini açığa çıkararak, bu sıkıntıların ortadan kalkmasını sağlayarak, kronik hastalıkların ortaya çıkmasını maniler.
Bozucu Alan Nedir?
Bozucu alanlar, hastalık ortaya çıkarmadan evvel insanlarda verimliliğin azalması, genel kırgınlık, kronik yorgunluk, İmmün sisteminin bozulması ( Bağışıklık sisteminin ), alerji, barsak meseleleri, sebebi muhakkak olmayan ağrılar üzere meselelerin ortaya çıkmasına sebep olan, bedenin bütünlüğünü bozan teşebbüsler ya da fizikî ve ruhsal travmalardır.
En sık görülen bozucu alanlar; geçirilmiş olan ameliyatlar, geçirilmiş trafik kazaları, kullanılmış ilaçlar,barsak florasındaki bozulmalar, yaptırdığımız diş tedavileri ya da gömülü diş, doğum, küretaj,özelliklede sezaryen ile yapılmış doğumlar, aşılar, beslenme bozukluğu, tattoo ( dövme), yanıklar ve bunlar üzere bedeni etkileyen tüm olaylar sayılabilir.
Nöralterapinin Yan Tesiri Var Mıdır?
Bedenin otoregülasyonunu düzenleyen bir tedavi olan nöralterapi, ilaç tedavisi değildir. Bu nedenle de hiçbir yan tesiri yoktur.
Nöralterapi Ne vakit, Ne ile ve Nasıl Yapılır?
Nöralterapi, çoklukla 7-10 gün orta ile uygulanır. Tedavi seansları her hastada farklıdır. Bunun sebebide geçirilen hastalığın şiddeti ve hastaların düzgünleşme kabiliyetlerinin farklı olmasındandır.Bu nedenle Nöralterapi 1. ila 5. seans ortasında tesir göstermeye başlar.
Nöral terapi, bedene yapılan iğne tedavileri ile karıştırılmamalıdır. Başka tedavilerde dokuya ilaç verilir. Nöral terapide ise iğneler çoğunlukla cilt içine, akupunktur bölgelerine ve omurilik segmentlerine yapılır ve ilaç özelliği olmayan sulandırılmış lokal anestetik husus kullanılır.
Nöralterapi,Hangi Hastalıkve DurumlardaUygulanır?
Migren başta olmak üzere tüm baş ağrıları, fibromiyalji, boyun, sırt ve bel ağrıları, Boyun ve bel fıtıkları; ,diz , kalça ve omuz ağrıları; hudut sıkışmaları, alt ekstremite dolanım bozukluğu, yüz felci, Trigeminal nevralji, baş dönmeleri, kulak çınlaması, nevralji, Huzursuz bacak sendromu, Gerilim ve korku bozukluğu, uyku bozukluğu, zona sekeli, kronik yorgunluk sendromu, cinsel fonksiyon bozuklukları, alerjiler, terleme bozuklukları, dismenore ( adet sancısı), ameliyat ve yanık izleri
Nöralterapi Kimlere Uygulanmaz ?
Gebe ve emziren anneler dahi herkese uygulanabilir. Yalnızca myastenia graves kas hastalarında ve malignite ( kanser) tedavisi alan hastalarda uygulanmaz. Kan sulandırıcı ilaç kullananlarda yalnızca birtakım uygulamalarda dikkatli olunmalıdır.