Göğüs kanserinin ilaç ile tedavisi kemoterapi, hormonoterapi, amaç tedavisi ve immünoterapi tedavilerinden bir yahut birden fazlası ile yapılır.
Genel olarak kemoterapi, kanser hücrelerini öldüren ilaçların damar yoluyla yahut hap biçiminde uygulanmasıdır. Bu tedavi biçimi yalnızca ileri kademeler için kullanılmayıp, tümörün özelliklerine nazaran bazen erken evrelerde de kullanılabilmektedir. Kanser hücreleri bazen tümörden koparak kan yahut lenf yoluyla bedenin çeşitli yerlerine yerleşebilir. Bu durum rastgele bir belirtiye neden olmaz, radyolojik görüntüleme ile saptanmaz ve muayenede fark edilmez. Lakin bu hücreler büyümeye devam ederlerse metastaz oluşmasına yol açabilirler.
Kemoterapi ile bedene dağılan bu hücreler yok edilerek ilerde gelişebilecek metastazlar önlenmiş olur. Bu ilaçlar kanserli hücreler ile birlikte bir ölçü olağan hücreleri de öldürdüklerinden ötürü yan tesirleri ortaya çıkmış olur. Lakin bu tedavi ileride gelişebilecek bir nüks yahut metastazın önlenmesi için epey kıymetlidir.
Kanserin göğüs ve koltuk altı bölgesi dışına yayıldığı hastalarda ise kemoterapi temel tedavi olarak kullanılır. Birtakım lokal ileri olaylarda, yani koltukaltı yahut göğüs cildi tutulumunun olduğu olaylarda, kemoterapi cerrahiden evvel de uygulanabilir. Neoadjuvan tedavi olarak isimlendirilen bu uygulama ile koltukaltı kanserli lenf bezeleri yok edilerek koltukaltının korunması amaçlanmaktadır. Ayrıyeten göğüsteki tümörün küçülmesi sağlanarak göğüs esirgeyici cerrahi yapılmasına imkan sağlanır.
Kemoterapi ekseriyetle döngüler halinde uygulanır, her bir tedavi döneminden sonra bir orta verilir. Tedavinin toplam mühleti çoklukla 3 ile 6 ay ortasında sürer. Tek bir ilaç kullanmak yerine, sıklıkla çeşitli ilaçlar bir ortada kullanıldığı kombinasyon tedavisi uygulanır. Kemoterapinin nasıl, ne kadar mühlet verileceği ve hangi ilaçların kullanılacağı medikal onkoloji tarafından belirlenir.
Genel olarak kemoterapi, kanser hücrelerini öldüren ilaçların damar yoluyla yahut hap biçiminde uygulanmasıdır. Bu tedavi biçimi yalnızca ileri kademeler için kullanılmayıp, tümörün özelliklerine nazaran bazen erken evrelerde de kullanılabilmektedir. Kanser hücreleri bazen tümörden koparak kan yahut lenf yoluyla bedenin çeşitli yerlerine yerleşebilir. Bu durum rastgele bir belirtiye neden olmaz, radyolojik görüntüleme ile saptanmaz ve muayenede fark edilmez. Lakin bu hücreler büyümeye devam ederlerse metastaz oluşmasına yol açabilirler.
Kemoterapi ile bedene dağılan bu hücreler yok edilerek ilerde gelişebilecek metastazlar önlenmiş olur. Bu ilaçlar kanserli hücreler ile birlikte bir ölçü olağan hücreleri de öldürdüklerinden ötürü yan tesirleri ortaya çıkmış olur. Lakin bu tedavi ileride gelişebilecek bir nüks yahut metastazın önlenmesi için epey kıymetlidir.
Kanserin göğüs ve koltuk altı bölgesi dışına yayıldığı hastalarda ise kemoterapi temel tedavi olarak kullanılır. Birtakım lokal ileri olaylarda, yani koltukaltı yahut göğüs cildi tutulumunun olduğu olaylarda, kemoterapi cerrahiden evvel de uygulanabilir. Neoadjuvan tedavi olarak isimlendirilen bu uygulama ile koltukaltı kanserli lenf bezeleri yok edilerek koltukaltının korunması amaçlanmaktadır. Ayrıyeten göğüsteki tümörün küçülmesi sağlanarak göğüs esirgeyici cerrahi yapılmasına imkan sağlanır.
Kemoterapi ekseriyetle döngüler halinde uygulanır, her bir tedavi döneminden sonra bir orta verilir. Tedavinin toplam mühleti çoklukla 3 ile 6 ay ortasında sürer. Tek bir ilaç kullanmak yerine, sıklıkla çeşitli ilaçlar bir ortada kullanıldığı kombinasyon tedavisi uygulanır. Kemoterapinin nasıl, ne kadar mühlet verileceği ve hangi ilaçların kullanılacağı medikal onkoloji tarafından belirlenir.