Hz. Muhammed (s.a.v)in misafirperverliği

  • Konbuyu başlatan Konbuyu başlatan nilova
  • Başlangıç tarihi Başlangıç tarihi
Konuyu Yükselt

nilova

Yeni Üye
Hz Muhammedin misafirperverliği,Peygamberimizin misafirperverliği,



Allah Resulü Muhammed aynı zamanda çok misafirperver bir insandı. Risaletten önce dahi, misafirperver ve cömert bir insan olduğu bilinmektedir. Kimse yanından eli boş ayrılmamıştı. Fakir, muhtaç, dul ve yetimleri beslerdi. Medine'de ise zengin-fakir, dost- düşman, gelen herkese açık namütenahi misafirperver, cömert ve ikramkârdı. Her taraftan çok sayıda insanlar gelirdi. Rasulullah onları ağırlar, bizzat kendisi hizmet ederdi. Kimse ondan bir şey almadan geriye dönmemişti.

Onun misafirperverliği yalnız müslümanlara mahsus değildi. Sınıfı, dini ne olursa olsun tüm insanlar buna mazhar idi. Müşrikler ve yahudiler hep onun misafiri olmuşlar ve hiçbir ayırıma tabi olmaksızın ağırlanmışlardır.

Habeşistan'dan bir hıristiyan heyeti geldiğinde, Rasulullah, onları kendi evinde ağırlamış ve kendisi hizmet etmiştir. Bir defasında müşriklerden birisi ona misafir olmuştu. Ona bir keçinin sütünü verdi ve müşrik tamamını içti. İkinci keçininki verildiğinde onu da içti. Rasulullah, adam doyana kadar süt verdi. Bu şekilde, müşrik yedi keçinin sütünü içti.



Bazen, öyle olmuştur ki, misafirleri evde ne var, ne yok her şeyi yemişler, Rasulullah ve ailesine yiyecek hiçbir şey kalmamış ve aç yatmak zorunda kalmışlardır. Bu, Resulullah'ın hayatında çok görülen olaylardandı. Evde konuk bulunduğunda, Rasulullah sık sık kalkarak konuklarının rahatını kontrol ederdi. Sahabe arasında en fakir ve muhtaç kesim Ashabı Suffe idi. Bunlar, ashabın daimi misafirleriydi. Ancak, çoğunlukla Resulullah'ın misafiri olurlardı. Bir defasında Rasulullah: "İki kişilik yiyeceği olanlardan. üçünü, dört kişilik yiyeceği olan da beşini misafir etsin' demiştir. Ebu Bekir Ashabı Suffe'den üçünü, Peygamber'da on kişiyi yanında götürdü.

Ashabı Suffe'den Ebu Hureyre, geçirdiği açlıkla ilgili üzücü bir olay anlatmıştır: "Bir gün son derece aç bir halde ana yolda otururken Ebu Bekir yoldan geçiyordu. Onun aciz halime dikkatini çekebilmek için Kur'an'daki bir ayet hakkında soru sordum. Halime pek dikkat etmeden yanımdan geçti. Aynı şey Ömer'le de oldu; onun da dikkatini çekemedim. Daha sonra Rasulullah yoldan geçiyordu. Beni görünce gülümseyerek, "Benimle gel" dedi. Eve vardığımızda Rasulullah gördüğü bir bardak sütün nereden geldiğini sordu. Hediye olarak geldiğini öğrenmesi üzerine benden bütün Suffe halkını getirmemi istedi. Ben de herkesi getirdim. Rasulullah bana bir bardak sütü herkese dağıtmamı söyledi'




Mikdad'ın anlattığına göre, iki arkadaşıyla birlikte açlıktan o kadar güç duruma düşmüşler ki gözleri görmez olmuş. Bazılarından temel ihtiyaçlarına cevap vermelerini talep etmişler, fakat reddolunmuşlar. Sonunda Resulullah'a gelmişler. Rasulullah onları evine götürüp, üç keçi göstermiş ve bunların sütlerini içmelerini söylemiştir. Onlar da keçileri sağarak sütlerini içmişlerdir.
 
Geri
Üst